24 Aralık 2012 Pazartesi

Suçların Doğuşu 1


Her kuş, kartallar gibi uçamaz. Bunu bilen kuşlar kendi uçuşlarını yasal, kartallarınkini yasak ilan ederler. O günden sonra kartallar, kartal gibi uçmaktan başka seçeneğe sahip olmayacağından suçlu doğarlar ve suçlu ölürler. Alın size suçun nasıl doğduğunu gösteren bir örnek.

11 Aralık 2012 Salı

Anlamlı Sözler

Oy çokluğu yasasının kendisi bile, bir anlaşmanın ürünüdür ve en azından bir kez olsun, oy birliğini gerektirir.
j.j. Rousseau

Sofist ne demektir?



                “Sofist” (Yunanca: Sophistês) sözcüğü aslında “bilen, bilgili kişi” demektir, sonra siyasette yararlı olmayı öğreten kimse (Protagoras Sofist olduğunu söylerken bunu anlarmış); daha sonraları ise söz söyleme sanatı (rhetorik, hitabet) üzerine ders veren kimse anlamını kazanmıştır.[1] M.Ö V. İle IV. yüzyıllarda, gerek kamusal görevlerde gerekse kişisel konularda gençlere doğru konuşmayı, iyi eylemeyi öğretmeyi amaçlayan; başka bir deyişle, iyi yurttaşlar yetiştirmeyi kendilerine ödev edinen bilge kişilere verilen ad.[2]Çok genel ve yaygın olarak söylemek gerekirse para ile eğitim veren bilge kişiler.  Bu kişiler iyi yurttaş nasıl olunur, erdem, cesaret, doğruluk ve devlet yönetimi gibi hemen her konuda bilgiler verirler. Tam da yaşadıkları dönem, öğretilmez olarak kabul edilen bu konuları para karşılığı öğrettikleri için Sokrates ve Öğrencisi Platon tarafından çokça eleştirilmişlerdir. Bu eleştirilerden, ilk olarak, eğitimi para karşılığı yapmaları, ikinci olarak ise aslında öğretilemez olduğu kabul edilen bazı konuları öğretebilecekleri iddiasında olmalarıdır. Bunun sonucunda sofist kelimesi  ”aldatan”, “kandıran” bilgi düşmanı “[3] kişiler olarak kabul edilmiştir. Günümüzde bu söz Türkçeye safsatan olarak girmiştir. Önemli temsilcileri arasında; Abderalı Protagoras, Leontinili Gorgias, Keoslu Prodikos, Elisli Hippias, Antiphon, Atinalı Thrasymakhos ve Kallikles bulunur.[4]
Asım BARAN

[1] Macit. Gökberk, Felsefe Tarihi, İstanbul 2010,  s.39
[2]A. Baki GüçlüErkan UzunSerkan UzunÜmit Hüsrev Yolsal , Felsefe Sözlüğü, İstanbul 2010, s.1315
[3] A.g.e, s.1315
[4] Ahmet. Cevizci, Felsefe tarihi, İstanbul 2010,  s.65

16 Ekim 2012 Salı

Sırp Kasabı

"Sırp Kasabı Karadziç: Yaptıklarım için ödüllendirilmem gerek!"(T24) Dünyada hala "faşizm", hüküm sürüyorken ve binlerce destekçi bulabiliyorsa, böyle faşimin ruhunun kendinde, "açığa çıktığı" insanlar gereçekten de en büyük ödüle layık değil mi? Zaten hala o "faşit ruhun" yaşıyor olması en büyük ödülleri değil mi? Bir de meşhur dinamitçinin (Nobel) ödülünü alsın da alkışlarımızı, yürekten gönderelim.

2 Ağustos 2012 Perşembe


Duyuyor musun

Bir tarih yazılırken baş uzcumuzda
Hem de kandan
Bir devir kapanıyorken
Halk meclislerinde
Bir bir düşerken
O demir yumruklu diktatörler
Faşizmin sesini duyuyor musun
Yoksa güzel kız
Sen de uyuyor musun

23 Temmuz 2012 Pazartesi

Başa Geçmek İçin

Aslında zeki bir insan, bunu siz de pek iyi bilirsiniz, haydut olup topluma sadece şiddetle hükmetmenin hayalini kurar. Bu da birtakım romanlarda okuduğumuz kadar kolay olmadığından, genellikle siyasete girilir, en zalim partiye koşulur. Aklımızı ayak altına alıyormuşuz, ne önemi var, değil mi? Böylece dünyaya hükmedebildikten sonra... İçimde zulümle ilgili tatlı hayaller buluyordum.

Albert CAMUS